29 Ocak 2016 Cuma

Wet n Wild Silk Finish Ruj ✿ Nouveau Pink

Merhabalar..
Bugün uzun zaman özlemle beklediğimiz ve Gratis'in bu özlemi dindirdiği markalardan biri olan Wen n Wild'ın Silk Finish serisinden Nouveau Pink isimli rujdan bahsedeceğim.
Nouveau Pink için mavi tonlu sakız pembesi diyebilirim. Canlı, beyaz tenlilerde de buğday tenlilerde de hoş durabilecek bir renk. Kremsi yapısıyla çok rahat sürülüyor, dudakları kurutmuyor. Yoğun pigmentli ve renk eşit dağılıyor. Ben çok yoğun sevmediğim için (Daha doğrusu böyle çarpıcı bir rengi hakkını vererek sürecek kadar kendine güvenli değilim diyelim.) parmağımla dağıtarak uyguluyorum. Kalıcılığı için normal diyebilirim. Benim gözümde tek eksi yönü paketlemesi. Şeffaf kapağı pek sağlam durmuyor ve ruj tamamen kapanmadığı için çantada taşımak riskli görünüyor. Gerçi ruj tamamen kapansa da rujun kirlenmesi, tozlanması hiç hoş değil. Daha şık/şirin bir paketlemeyle kat kat pahalıya satılsa kimsenin yadırgamayacağı kalitede bir ruj kısacası.
Wet n Wild Silk Finish Ruj Nouveau Pink
Wet n Wild Silk Finish Ruj Nouveau Pink
Fiyat-performans olarak harika bu ruju Gratis'lerde yenilenen paketiyle 7.90 TL'ye bulabilirsiniz. Görüşmek üzere :)

26 Ocak 2016 Salı

Bir Yılın Özeti

Uzuun bir aradan sonra herkese merhaba..
Umarım bundan sonra ilk cümlem uzuun bir ara içermeyen yazılar yayınlayabilirim :) Yazı yazamayışımın ilk ve en büyük (yada en küçük :) ) nedeni şimdi 11 aylık olan oğlum Yaman, gerisi de motivasyon eksikliği, zamansızlık, tembellik olarak sıralanabilir.
Şimdi bakıyorum da en son yazımın üstünden 1 sene geçmiş. Malum hamileliğin son ayları. Daha sonra da iki hafta erken gelen bir bebek, hiç hesapta olmayan bir sezaryen, loğusalık, kolikli bol ağlamalı günler, Yaman 4 aylıkken daha boyası kurumamış, tadilatı bitmemiş eve taşınmamız (Eski evin yeni sahibine hakkımı helal etmiyorum. Bunu da yazayım buraya.), uyku eğitimi-yine ağlamalı geceler (Yarı becerdik diyeyim uyku eğitimi.), sünnet, dişler ah o dişler, kedimizin ölmesi, Türkiye'de ve Dünya'da olan daha bir sürü her anlamda zorlayıcı olay birbirini kovaladı (Belki biraz bahane bunlar, hepsini yalnız yaşamak zor belki de.). Güzel şeyler yok mu, dolu. En başta miniminicik bir canlının büyüyüp her gün beni başka bir şeyle büyülemesini izledim. Bol bol ağladık ama hiç gülmediğimiz kadar güldük, hiç sevmediğimiz gibi sevdik. Sonra Yaman'a yeni kuzenler geldi, cennet kokulu bebekler. İstanbul seyahatlerimiz, yeni evin manzarası, eşimin işine 15 dk. mesafede olması, ailede herkesin (ameliyatlar, rahatsızlıklar yaşanmış olsa da) şu an çok şükür iyi olması, Yaman Bey sayesinde yeni hobiler (hediyelik olarak kokulu taş, sabun, keçe, vs. yapmaca), Yaman Bey'in diş buğdayı, doğum günleri, bayramlar, hayaller, ihtimaller... İnsan doğru yerden baktığı sürece mutlu olunacak o kadar çok şey var ki. Öyle böyle bir seneyi bitirdik. Yeni seneyi karşılarken çoğumuzun yaptığı gibi yeni yıl kararlarımı listeledim. Listenin başında da blog yazmaya geri dönmek var. Ne kadar başarılı olurum bunu hep beraber göreceğiz :) En kısa zamanda görüşmek umuduyla...